6 Ekim 2017 Cuma

izlenesi filmler


Son zamanlarda özellikle bir iki yıldır Kızımla birlikte çok çizgi film seyrettik. Bazılarını çok sevdik. Zülal bir filmi sevdimi onu defalarca seyrediyor eğer  bende beğendiysem tekrar tekrar seyretmekten hiç rahatsız olmuyorum. Mutlaka izlenmesi ve paylaşılması gereken filmler var sevdiğim. İlk olarak 80-90 yılları, Miyasaki tarafından yazılıp, yönetilmiş, Studio Ghibli yapımı japon çizgi filmleri var. Bu filmler beni çocukluğuma götürüyor ve  iyi hissettiriyor.
Çok naif, ince, estetiği yüksek filmler bunlar. Miyasaki nin ilk 'Ponyo' adlı filmini izlemiştik.





PONYO









Sonrasında  'Marnie Ordayken' filmini izledik ki ben en çok bu filmden etkilendim. İçime işleyen bir film oldu kendileri.













KOMŞUM TOTORO'da oldukça eğlenceli ve biraz fantastik bir film. Sadece çocuklara görünen garip bir hayvanla çocukların arkadaşlığını, yardımlaşmalarını anlatan ve harika görüntüleri olan bir çizgi film.









KABAKÇIĞIN HAYATI


Aslında küçük yaştaki çocuklara  pek uygun olmayan diyaloglar geçiyor bu filmde ama biz izledik çok beğendik, bir yetimhanede yaşayan çocukların hikayelerini ve yaşadıklarını anlatıyor film. Sarsıcı diyaloglar var, hüzün çok.
İsviçre yapımı film 1 saat sürüyor.
Tavsiye ederim.




Bu arada kendi kendime izlediğim ve beğendiğim bir filmden bahsetmek istiyorum.


KAPTAN FANTASTİK



Ben Cash ABD nin Kuzeybatı Pasifik ormanlarında 6 çocuğu ile birlikte medeniyetten uzak bir yaşam sürdürmektedir. Çocukları okulsuz bir ortamda eşiyle birlikte eğitmekte ve çocuklarını okula göndermemektedirler. Çocuklar entellektüel ve fiziksel olarak çok iyi yetişmektedirler. Hastanede tedavi gören  annelerinin ani ölümü üzerine cenaze için yola çıkar ve şehre giderler.Yolda yaşadıkları, annelerinin akrabalarıyla karşılaşmaları ve modern yaşam onlara çok tuhaf gelir ve ne kadar izole bir yaşam sürdürdüklerinin farkına varırlar. Okulsuzluğu ve doğada yaşamı yücelten ancak izole yaşamanın ve okulsuz yetişmenin aslında o kadar da kusursuz olmadığının altını çizen güzel bir film.



















11 Eylül 2017 Pazartesi

Bir bayram daha geçirdik,yıl 2017,aylardan ağustos,günlerden salı,çarşamba ve perşembe,her neyse..
İstanbul'dan ablam ve yeğenlerim geldi.Çok iyi vakit geçirdik birlikte,temizlik,dolma,sarma,yemek işleri derken Zülal ve kuzenleri birlikte çok keyifliydiler. Ablam bu sene ilkokul birinci sınıfları okutacak,heyecanla hazırlık yapıyor,uyum haftası için çocuklara iyi hissettirecek süsleme hazırlıklarına başladı,birlikte birkaç süslemede yaptık hatta. Hazırlık için malzeme ihtiyacı vardı,bende onu birbirinden çeşitli aktivite ve süsleme malzemeleri satan bir yere götürdüm, aradıklarını buldu, çocuklara kilden testi aldık, boyamaları için, bende de akrilik boya vardı, testileri boyamak çok hoşlarına gitti çocukların, giderken testilerini de alıp gittiler çocuklar, içlerine de kuru çiçek koydular.





Hazır boyalar çıkmışken biraz taş ve deniz kabuğuda boyadılar.



Sabun yapmayı denedim, ilk denemem gayet iyiydi sanırım.


İnternetten sabun baz, sabun kalıbı, esans aldım; boya olarak evde bulunan gıda boyalarından kullandım, içine incik boncuk ve eriyen kağıt üzerine baskı aldığım moana resmini de kullandım.


Deniz kabuğu şeklindeki kalıp.


Sabun bazını benmari usulü eritip içine esans ve boya ekledim.Kalıplara döküp soğuttum.


Sabun bazı tam istediğim gibi transparan değildi ama yinede iş gördü.





Cam vitray boyama setini Zülal  çok sevdi.Cam pvc kaplama kontür çizimi ve boyaları ile birlikte satılıyor, bittikten sonra kurutup camınıza veya güneş alan bir yere koyarsanız renkler çok güzel gözüküyor. Kum toys'tan aldım, aynı yerden folyo boyama seti de aldım.


Kalın folyo üzerine resimde gördüğünüz kelebek resminin kontürlerinden çubuk aparatla çiziyorsunuz.


Folyo üzerine çıkan deseni sharpie cd yani metal boyayan renkli kalemlerle boyadık.




Sonuç çok güzel.

Zülal bana ev işlerinde çok yardımcı son zamanlarda, patates soyuyor, doğruyor, köfte yoğuruyor, alışveriş poşetlerini yerleştirmeme yardım ediyor.



:):):)








































25 Ağustos 2017 Cuma



Denizden topladığım çakıl taşlarını doldurduk bir kaba,gıda boyası ile renklendirdiğimiz suyu boşalttık, birkaç tane oyuncak kurbağa ve süngerden gemilerimizle güzel bir duyusal çalışma oldu, denizkızını yüzdürdü; küçük havuz balkonda duruyor ve zülal sürekli gidip  ayaklarını suya sokuyor.:))







Çöp poşeti, gazete, hediye paketi kağıdı ve bantlarla kostüm tasarladık.





Fotoğraflardan baskı alıp yarım çıktısını aldım, diğer yarısını Zülal kendince tamamladı.







Çok tatlı balıkları var kızımın

















































16 Ağustos 2017 Çarşamba

Zülal 5 yaşında


Kızım birkaç gün önce 5 yaşına girdi.
Arada sırada yaptığımız oyunlardan. Bir arkadaşım 'Eğlenceli Deneyler' adlı bir kitap hediye etmişti.İçerisinde okul öncesi ve ilkokul yaşlarına uygun güzel deneyler var. Arada açıp beğendiğimiz deneyi yapmaya çalışıyoruz.Deneyi görsel olarak çok doğru değerlendiremedim ama Zülal'in çok sevdiği bir deney olduğu için yazmak istedim. Bir cam kavanozun 2/3 sini suyla dolduruyoruz,suyu dilersek renklendirebiliriz, 1/3 ine de sıvıyağ koyuyoruz, kavanozu karıştırıyoruz; suyun ve yağın yoğunluklarından dolayı yağın üste çıktığını gözlemliyoruz önce, sonrasında kavanoza tuz döküyoruz, tuzun yoğunluğu da farklı olduğundan dibe  çöken tuz baloncuk olup yukarı doğru çıkıyorlar. Görsel olarak güzel görünüyor.







Plastik bardağın orta kısmına bir delik açıp, pipeti yerleştirdim, bardağın içine bulaşık deterjanı ve su koyduk. Pipetten üfleyince köpükler akmaya başladı.




Yine yabancı bloglarda gördüğüm bir oyundan bahsedeceğim. Dinazor yumurtası.
Balonlara küçük oyuncak dinazorlardan koyup su dolduruyoruz ve buzluğa yerleştiriyoruz. Bir gün sonra çıkarıp balonları yırtıp buzdan yumurtaları çıkarıyoruz. Eridikçe dinazorlarımız yumurtadan çıkıyorlar.





RAINSTICK (Yağmur Çubuğu)

Üç adet kağıt havlu rulosunu bantla birbirine yapıştırıyoruz. Çöp şiş çubuklarını rulodan batırıp diğer taraftan çıkarıyoruz. Bu işlemi boyluboyunca yapıyoruz.



Daha sonra penseyle  dışta kalan kısımları kesiyoruz ve bantla üzerinden geçiyoruz.


Açık olan uç kısmını kağıt ve bantla kapatıp, evde bulunan mercimek, bulgur, nohut ve ataç (metal olduğu için farklı bir sesi oluyor) gibi malzemeleri açık olan uçtan içerisine boşaltıyoruz.



Açık olan  kısmıda kapatıyoruz, grafon kağıdı ve iple uzun çubuğu kaplıyoruz. Sağa sola yavaş yavaş çevirerek sesi dinliyoruz. Tıpkı yağmurun sesi gibi.