12 Ağustos 2015 Çarşamba

echo narcissus




sıradansın; su içtiğim bardak gibi sıradan, kirpiklerime sürdüğüm rimel gibisin ama sıradan bakışlarıma sevgi katanından, hergün giydiğim ayakkabım gibi sıradan..itiraf ediyorum ne var ki bunda  bende sıradanım; özlemek  daha da sıradanlaştırıyor beni ama yalınlaşıyorum biraz daha, bir nevi özgünleşiyorum belki, özgül ağırlığım artıyor, ruh dediklerine göre 21 gram,ölüm dedikleri ruhun çekilmesi 21 gram.sular çekiliyor, ruh bedenden gidiyor, sular kuruyor, özgül ağırlık netleşiyor brütten artarak. bu gerçek bile ne kadar sıradan.  gittikçe olağanlaşıyor  duygularım, aramızda olan en kuvvetli şey susma saatleri, konuşmak zorunlu kılınıyor, işte o zorunluluğu hissettiğin anda sıradanlaşıyor herşey, yalnız kalmak istiyorsun, tek başınalığın içinde yalnızlıkta çok sıradan, düşünüyorum da esas zevkli olanı gürültünün içinde hissedilen yalnızlık olsa gerek.
'ama üzülmemelisin.'
‘sen zaten’.
‘O kadar güzelsinki’.
‘güzelsin çünkü sana duyduğum derin bir aşk var. gel bak kendine
 gör kendini istersen, gözlerimle gör, ruhumda oyalanacak birtakım uğraşlar edin bir süreliğine. işte o vakit anlayacaksın beni’ der echo ..
Narcissus rahatsız edici susma saatleri gibi aynı, hep susar, kendinde görür sanki tanrıyı ama çok eksiktir tanrıdan..
Tevazusu yoktur, merhameti ise hiç
ne zanneder kendini.
Öyle sıradandır ki,
zavallı echo kendi aynasından bakar ona, kendi yansımasıdır aslında aşık olduğu.
Sıradansın bardak gibi sıradan, kirpiklerime sürdüğüm rimel gibi sıradan, ayakkabımsın benim sadece.
Bir kedi düşün iki ayna arasında, binlerce kedi oluverdi şimdi. peki ama hangisi gerçek hangisi yanılsama şimdi. gerçek kediyi bulsana bana, sen gerçek kediyi gördüğün kadarsın ben ise hangisini seçtiğim. çık kendinden narcissus, sular çekildi, göremezsin artık kendini, 21 gram hafifsin de artık, bu hafifleme senin gerçeğin olur belki.

Ben echo, sesinin yansımasıyım şimdi.


                                                                           

                                                                            yün bereli penguen